…Mnemosyne başlığı altında Hölderlin şöyle diyor:
İzahsız bir işaretiz biz…
Kimiz biz? Biz, bugünün insanları; kendisi için tarihin hiçbir zaman ölçümünün tek bir kıstas bile getiremediği uzunlukta süregelmiş ve daha gelecek olan bir günün insanları. Mnemosyne başlıklı aynı ilahide Hölderlin şöyle diyor: “Uzun olan/Zaman” – yani, içinde bizim izahsız bir işaret olduğumuz zaman. Bizim işaret ve üstelik de izahsız oluşumuz, düşünmek için yeterince sebep teşkil etmiyor mu? Şairin bu ve takip eden sözlerinde ifade edilen, belki de, en kaygı verici olanın kendisini bize ne ile gösterdiği sorusuyla, kaygı uyandırıcı zamanımız hakkında iddia ettiğimiz ve düşünmeye çalıştığımız en kaygı verici olanla ilgili bir şeydir. Belki bu iddia, eğer onu yeterince mülahaza edebilirsek, şairin sözlerine birazcık ışık tutabilir; belki yine Hölderlin’in sözü, nazım eden olduğu için, bizi daha salahiyetli ve dolayısıyla daha işaret eder vaziyette en kaygı verici olanı mülahaza eden düşüncenin yoluna çağırabilir. Fakat yine de, Hölderlin’in sözüne işaret etmesi gereken şeyin ne olduğu karanlıkta kalıyor. Hangi hakla bir şairin düşünmeyi denediği yolda bulunduğumuz, üstelik böyle bir şeyi anlamlandırdığımız sorusuna verebileceğimiz cevap şüpheli kalıyor. Yine aynı şekilde, şairane olana yönelik yapılan işaretin hangi zeminde ve hangi sınırlar içinde bulunması gerektiği sorusu izahsız kalıyor.
Martin Heidegger
Düşünmek Ne Demektir?
[1951/52 Kış Dönemi Ders Notları]
Paradigma Yayıncılık, Çev. Rıdvan Şentürk