Kendi-olan nedir, kimdir sorusuna verebileceğim kısa ve öz yanıt:
(Stirner’in “Biricik ve Mülkiyeti” adlı kitabının çevirisinde (s. 17-18) açıkladığım bu kavram kitaptaki tek uzun dipnottur).
Stirner felsefesinin temel kavramlarından biri olan bu sözcük, aynı zamanda en “karmaşık” olanıdır. Eigner Ortaçağ Almancasında genel anlamıyla mülk sahibi demekti, günümüzde ise sadece gemi sahibi anlamındadır. Stirner’in Eigner’i tamamen farklı bir içeriğe sahiptir. Şu ana kadar çok az sayıda düşünür, Stirner’in Eigner kavramını Stirner’e uyacak bir şekilde ifade edebilmişlerdir. Stirner Eigner terimini hem Eigenheit (Kendi-olma) hem de Eigentum (mülkiyet) bağlamında kullanır; Eigner, hem Eigenheit’i içerir hem de Eigentum’u. Bazı yerlerde ‘malik’ olarak tercüme ediyorsak da şunu bilmek gerekir: Üst-Ben’ini Ben olarak yaşayanlar Stirner’e göre Eigner yani Kendine-sahip değillerdir; ancak Kendi-olan (Eigener), Eigner’dir. Eigner hem Kendi’dir, hem (Kendine-) sahip-olan’dır, çünkü Eigner, kendini, Ben-olmayan bir Üst-Ben tarafından yönlendirmez, yönlendirilmesine izin vermez.
Hegel’de düşünme, düşünmenin düşüncesi olarak mutlak tin ile özdeşleşir. Bu nedenle Stirner, mutlak düşünce, düşünmenin benim düşüncem olduğunu ve düşünmenin sadece Benim aracılığımla varolduğunu unutur, der. Burada düşünmeye ve düşünceye malik olan Eigner’dir işte ve Eigner, Kendi-olan (Eigener) olduğu içindir ki (Kendine) maliktir. Stirner, “Her sözcük, Hegel’in ileri sürdüğü gibi, bir hakikattir ve bu nedenle de yalan söylenemez”, derken, düşünmenin genel olarak kutsallaşmasını inceler. Stirner bu konuyu kitabın ikinci bölümünde daha ayrıntılı tartışır. (Malik sözcüğünü “sadece” Eigner ve Eigener kavramlarını karşılamak için zaman zaman kullanıyorum).
“Malik” Arapçada ad olarak “Yedi Cehennemin hakimi ve kapıcısı, zebanileri idare eden melek”; sıfat olaraksa sahip, efendi demek olup, Malik-ül-mülk, Tanrı demektir. Açıkçası Stirner’in sözünü ettiği Eigner, tam da bu Tanrı’dır işte. Diğer taraftan Türkçedeki “kendi” sözcüğü en az malik sözcüğü kadar çarpıcıdır: Sözcüğün kökeni sözlükte şöyle açıklanıyor: “Bu sözcüğün kökeni eski Türkçede ige (iye, bir nesneyi elinde bulunduran, bir nesneye egemen olan…” –İ. Z. Eyuboğlu). Buna göre Eigner, gerçek anlamda Kendi demektir ki, Kendi-olan demek artık anlamsızlaşmaktadır. Eigner, Kendi olan maliktir; hem Kendi hem malik: Tanrı! Ancak kitabın akıcılığı ve özellikle de Türkçe dil yapısını bozmamak adına Kendi-olan demeyi uygun buldum.
H. İbrahim Türkdoğan
(Resim: Max Ernst / L’Unique et sa propriété / Biricik ve Mülkiyeti, 1925)